Çevrede geniş çapta bir sindirme
harekatı başlar.Cihan Şah ile birliktebu işte görevlendirilir.Kahta
kalesine kadar tüm bölge üzerine hakimiyet kurulur.Ordu bol ganimetlerle
Malatya’ daki ordugaha döner.Malatya’nın alınmasından sonra Memluklu
sultanlığı ile hudut komşusu olan Timur’un Suriye’ye yürüme kararı
verdiği zaman emirlerinden tepkiler gelir.Daha önceki beyanlarına rağmen
Suriye seferi bir paravan seferdir. Esas hedef Anadolu’ unun ele
geçirilmesidir.Timur’un Suriye içlerine yönelik askeri yürüyüşünün ilk
durağı BEHİSNİ olmuştur.
Şahruh kumandasında gönderilen öncü
kuvvetler şehrin kalesini şiddetle kuşatmaya başlamışlardır.Son derece
sağlam bir kaleye sahip olan BEHİSNİ geçici bir süre direnebilmişse de
sonunda teslim olmuştur.Şehrin ileri gelenlerini Şahruh’a yaptıkları
ricalar sonucu Timur kale komutanı cezalandırmaz.Ancak şehir adına hutbe
okunarak para bastırılması kabul ederek egemenliği altına girer.Buna
karşılık Arap kaynakları ise Timur’un şehri bir ay kadar süreyle yağma
edip,yakıp yıktığını ancak kaleyi alamadığını iddia
etmektedirler.Nitekim aynı kaynaklara göre Timur buna rağmen BEHİSNİ’
deki kalışını uzatmamış Halep’e doğru yürüyüşüne devam etmiştir.Aslında
burada bir ay kalışına Halep’ten gelecek haberleri beklemesine bağlayan
bu kaynaklara Timur Halep Şehrinin ileri gelenleri ve büyüklerinin
yanına gelerek bağlılıklarını bildireceklerini sanmaktaydı.Öte yandan
BEHİSNİ ’nin işgali ve çevresinin kontrol altına alınmasıyla Memluklu
Sultanlığı Hakimiyeti sahasına fiilen girilmiş oluyordu.Buradan
beklediği haberi alamayan Timur Antep ‘ e yöneldi.
Arap Tarihçi Ayni. Suriye Seferinin
sonucu ile ilgili olarak “ Timur hiçbir şekilde Suriye’de kendi
yönetimini birleştirmek istemediği sadece yürü,işgal et,yağmala ve yık
prensibine bağlı kaldığı gerçeğidir. Nitekim Timur’un Suriye’den
çekilmesinden hemen sonra Kahire’nin buradaki eski idari düzeni
yerleştirmesi de bu görüşü desteklemektedir. Birincisi harap edilen
şehirler ki bunlar Malatya,Elbistan,Zibart , Kahta,Hısn-ı Mansur,
Behisni,Rum Kalesi,Antep,Tell Başir,Kilis. İkincisi ise eşyaları alınıp
halkına bir türlü sıkıntı çektirilen yerler .Üçüncü grupta ise halkı
tarafından terk edilen şehirlerdir.
Osmanlı İmparatorluğu
Behisni (Besni) ve çevresi ilk kez
Osmanlı Padişahı Yıldırım Beyazıt zamanında adına Timur Taş ‘la Osmanlı
egemenliğine girdi.(1384) Timur’un Anadolu’ya girmesi Malatya’yı
fethinden sonra yöre,Timur hakimiyetine ve daha sonra Dulkadir
beyliğinin egemenliğine girer. Yavuz Sultan Selim’in 1515 yılında
Dulkadiroğlu Beyliğine son vermesinden sonra Adıyaman,Maraş(Zulkadriye
eyaleti) sımırları içinde yer alır.İlk yıllarda (l519 –1530)Gerger-
Kahta,Behisni (Besni) Hısn-ı Mansur (Adıyaman) Samsat 1531 yılına kadar
başına bir sancak oluşturur.Samsat sancak
merkezidir.1531 yılından sonra Hısn-ı Mansur Elbistan Sancağını diğerleri de (Besni,Gerger,Kahta) Malatya Sancağı'na bağlanır.
Cumhuriyet Dönemi
İlçemiz Cumhuriyet döneminde Besni
İlçesine bağlı " KARAÇALIK " olarak anılan mevkiinde bir köydür.
01-04-1958 Yılında İlçe oldu.Besni’den ayrılarak Adıyaman İline
bağlandı.Yerleşim alanının genişliği ,coğrafi konumu halkın kültürel ve
ekonomik yapısı İlçenin hızla gelişmesine etken olmaktadır.
GÖLBAŞI İLÇE COĞRAFYA
C O Ğ R A F Y A
Gölbaşı ilçesi, coğrafi ve sosyal
bakımdan Adıyaman ilinin en şirin ilçelerinden biridir. Çok genç bir
maziye sahip olan Gölbaşı’ndaki bu hızlı gelişme , ilçenin konumundan,
sosyal ve stratejik yapısından kaynaklanan bir olgudur. Doğu’nun Batı’ya
açılan penceresi durumundaki konumu, ilçenin çok hızlı bir biçimde
gelişmesine sebep olmuştur. İlçe merkezinden, hem Devlet Kara Yolu ve
hem de Devlet Demir Yolunun geçmesi bu hızlı gelişmede en büyük
etkenlerden biridir.
Bu gün Gölbaşı İlçesinin genel durumuna
baktığımızda Adıyaman’ın Batısında yer alır.Yüz ölçümü 784 kilometre
karedir.Kuzeyinde Malatya, Doğusunda Besni ve Tut İlçeleri, Güneyinde
Gaziantep, Batısında Kahramanmaraş İli ile çevrilidir.Deniz seviyesinden
yüksekliği 862 metredir.
1958 yılında ,700 nüfusu ile İlçe olan Gölbaşı hızla gelişerek bugün merkez nüfusu
– son nüfus sayımında - 28656’ ya
ulaşmıştır. Yapılan araştırmalarda merkezdeki bu nüfusun, bu gün 40 bin
civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Gölbaşı İlçesi Karadeniz ve Doğu Anadolu
Bölgesi’ni, Akdeniz’e bağlayan Devlet Karayolu ile Devlet
Demiryollarının geçtiği bir güzergâhta kurulduğundan, Malatya – Adıyaman
- Gaziantep ve Kahramanmaraş İllerinin birbirine bağlayan bir kavşak
konumundadır. Adıyaman Havaalanı’na 90, G.Antep Havaalanı’na 140 km.
uzaklıktadır. Bu yönüyle doğunun, batıya açılan penceresidir. Staplizesi
tamamlanan Kapıdere Yolu açıldığında, Şanlıurfa ve Güneydoğu Anadolu
Bölgesi Ankara’ya 183 km. daha yakın olacaktır.
Gölbaşı, 1958 yılında İlçe olmasına
rağmen, çok hızlı bir nüfus artışı ve gelişme göstererek, Adıyaman
İlinin en büyük İlçelerinden birisi olmuştur.30 Köyü, 3 Beldesi ile
toplam nüfusu 52988 olan Gölbaşı’nın, şu anki toplam nüfusunun ise 70
bin civarında olduğu sanılmaktadır. Adını biri ilçe merkezinde, ikisi
çevre köylerde bulunan toplam 3 gölden almaktadır.
İlçe Merkezinde bulunan göl çevresinde
turizme yönelik tesisler , geniş ormanlık ve yeşil alan ile İlçe
kenarından geçen Göksu Çayı bu cazibeyi artırmaktadır. Bu yönüyle de
bölgenin mesire alanı durumundadır.Zaten GAP İdaresi de İlçeyi “ GAP
Mesire Alanı “ ilan etmiştir. GAP Projesinin bir parçası olan ve ilçenin
kuzeyine kurulması plânlanan “Çataltepe Barajı”nın etüt çalışmaları
devam etmektedir.
Göksu Çayı’ndan pompalanarak Göle
akıtılan su, Gaziantep’e içme suyu olarak da verildiğinden, göller
arasında 40 metre genişliğinde kanallar açılarak, 50 km.yi bulan bir su
yolu İlçeye ayrı bir güzellik katmaktadır.
Gölbaşı, coğrafi sınırların uzandığı
bölümler olarak Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgeleri’nin
kesiştiği noktada yer almaktadır. İknici paragrafta zikredilen
konumlandırmanın daha da ayrıntısına inersek : Gölbaşı’nın Doğusunda:
Besni – Tut; Batısında: Kahramanmaraş, Çağlayancerit ,Pazarcık ;
Kuzeyinde: Gaziantep ; Güney Batısında: Kahramanmaraş İli,Elbistan
İlçesi; Güney Doğusunda: Malatya İli ile Doğanşehir İlçesi
bulunmaktadır. Gölbaşı, kuzeydoğu, güneybatı istikametinde bulunan
Güneydoğu Toroslar’ın uzantıları arasında yer alan vadide kurulmuştur.
Gölbaşı Vadisi’nin, yeri ve sınırlarını ana hatlarıyla şöyle çizebiliriz
: Gölbaşı Vadisi , Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Kuzey ucu ile Doğu
Anadolu Bölgesi’nin güney ucunun kesiştiği yerde bulunur.
Vadinin Kuzey ve Güney etrafı 2300
metreye ulaşan, Güneydoğu Toroslar’ın uzantıları ile çevrilmiştir.
Vadinin uzun ekseni 40-50 km. arasındadır. Eni, en geniş yerinde 10-15
km.’ye ulaşmaktadır. Vadi tabanı ise, denizden 862 km. yüksekliktedir.
Sosyal, kültürel ve coğrafi avantajları
yüzünden sürekli çevre il, ilçe ve köylerden göç alan Gölbaşı, yoğun bir
nüfus artışı sergilemektedir. Halkın geçim kaynağı, tarım ve yurt dışı
işçiliğine dayalıdır. İlçede G.Antep fıstığı ve bağcılık en önemli tarım
ürünleridir.Bunun yanı sıra buğday, mısır, mercimek, nohut, soğan,
sarımsak, domates, biber, patlıcan da önemli tarım ürünleri arasında yer
alır.
İlçe, son yıllarda sanayi alanında da
büyük bir ilerleme kaydetmektedir. Un, yem ve metal fabrikalarının yanı
sıra, üç tekstil tesisi ve bir de süt ürünleri değerlendirme tesisi
mevcuttur. Bunun yanı sıra ilçede bulunun Soykan Kömür İşletmeleri, 30
yıla yakındır, ilçenin Harmanlı beldesi’nden kömür çıkarıp bunu ülkenin
değişik yerlerinde pazarlamaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder