Pages

Ads 468x60px

27 Aralık 2012 Perşembe

Gölbaşı İlçesi 15

Cenaze
Cenaze imecesine yöremizde çok önem verilir. Ölüm haberi duyulan kişiye, son görevlerini yapmak üzere çevre, akraba, dost ve hatta bunu bir ibadet ve gelenek bilen çoğu kişiler öleni tanımasalar bile hemen cenaze evine giderler. Cenaze sahiplerini hiç bir zahmete sokturmadan yapılması gereken tüm işleri gelenler yaparlar. Cenazenin yıkanmasından namazının kılınmasına, mezarının kazılmasından, defin işlemine kadar, cenaze sahipleri zahmete koşulmadan yerine getirilir. Cenaze sahipleri sadece, cenaze yıkanırken ve mezara konar konarken son görevlerini yaparlar. Cenaze evden götürülmeden kadınlar "Ağıt yakarlar". Çevrede "ağıtçı" olarak bilinen kadınlar, genellikle her cenazeye katılarak ağıt yakarlar. Cenazenin defninden sonra, kalabalık eve döner. Evin önünde Kurân okunur. Daha sonra cenazenin yakınları yan yana dizilirler. Cenaze törenine katılan herkes, tek tek cenaze sahiplerine "Baş sağlığı" dilerler. Cenazenin komşuları, bundan sonra "baş sağlığı" na gelenlerin oturabilmeleri için,cenaze evini toparlayıp hazırlamışlardır. Taziyeye gelen herkes burada kabul edilir. Taziye süresi, 1 ila 2 hafta arasındadır. Tüm taziye boyunca, cenaze sahiplerini taziye için ziyaret edenler, bu eve gelirler.Gelenler, ölenin ruhuna Kur'ân ve Fatiha okuyup, bir müddet sonra yeniden "baş sağlığı" dileyerek kalkarlar. Cenaze evinde taziye süresince kazan kaynamaz. Yemeği komşu ve yakınlar getirirler. Gelenlere çay ikramını da yine komşu ve yakınları yaparlar. Cenaze sahipleri, taziye süresince tıraş olmaz, elbiselerini değiştirmez ve saçlarını taramazlar. Bu, yaslı oldukları anlamındadır. 3 veya 7 gün sonra yemekli mevlit okuturlar. Baş sağlığı süresince de kadınlar ayrı, erkekler ayrı yerde toplanır. Kadınlar "ağıt yakma"ya devam ederler. Taziye bittikten sonra, cenaze sahiplerine yakın olan kişiler, ya berber getirerek, ya da tıraş olacak kişileri berbere götürerek sakallarını kestirirler.

GÖLBAŞI İLÇE SOSYAL YAPI
SOSYAL HAYAT
SALÂVATLAMA GELENEĞİ :
Ekin biçilirken, sonuna gelindiği zaman, tarlada çalışanlar ekinin sonlarını aşağıdakimısralarla salâvatlayarak biçerler.
“EKEN BİÇER,
KONAN GÖÇER,
CENNETİN KAPISIN
CÖMERTLER AÇAR.
DİYELİM BİR ALLAH ALLAH!
GETİRELİM SALÂVAT.
ER AŞKINA!
PİR AŞKINA!
KÂBE’DEKİ NUR AŞKINA!
DİYELİM BİR ALLAH ALLAH!
PEYGAMBERE SALÂVAT.
KARA KAZANIN KAYNAYIŞINA,
GÜCÜK ÇOMÇANIN OYNAYIŞINA,
YAĞLI BAZLAMANIN ON BEŞİNE.
DİYELİM BİR ALLAH ALLAH!
PEYGAMBERE SALÂVAT.
Nakaratlardan sonra, tarladakiler hep bir ağızdan salâvat getirirler...
Buğdayın ilk ölçülmeye başlandığında da aşağıdaki sözler söylenir. (Buğday “çelik” adı verilen ve 11 kg. alabilen ölçekle ölçülürdü.) 1 Allah, 2 Bereket, 3 Nimet, 4 Kitap, 5 İslâm diyerek 5 çelik tahıl konur. Bunun amacı, hasadın bereketli olması içindir.
Ekin biçilirken tarla yanından biçene yakın bir kişi geçiyorsa, ekini biçen kişi , biçtiğison tutam ekini geçene karşı tutar kaldırır. Buna “DESTE ÇEKME” denir. Tarladan geçenin bu hareket karşısında kendisine deste çekene hediye vermesi gereklidir.
BATIL İNANÇLAR
Yağmur yağmayıp havalar kurak giderse, yağması için, kaplumbağa ayağından bir ağaca asılırdı.Bunun tersi, yağmur durmadan yağarsa,yağmurun durması içi de diken ardıcı yakılırdı. Ya da dışarıya demir şiş veya ateş maşası atılırdı.
Kedi, sobaya düşkün olursa o sene kışın sert geçeceğine inanılır, Nurhak dağına 4 defa kar yağarsa, yöremizde kışın az olacağı; kavak ağacı, yapraklarını tepeden dökmeye başlarsa kışın şiddetli geçeceği, aşağıdan yapraklar sararmaya başlarsa da kışın ılıman geçeceği tahmin edilirdi .
Ay tutulduğunda havaya doğru silah sıkılır. “Ayı, haremiler kaçırmış, silahla onları korkutalım.” Diyenler olurdu. Hatta, bazı köylerimizde evindeki tüfeği dolu olduğu halde, silahını sıkmayanın başına uğursuzluk geleceğine inanıldığı için, herkes ay tutulduğunda silahını sıkarak boşaltırdı. Silah sıkmanın yanı sıra teneke de çalındığı olurdu.
Bebek, kız ise kesilen göbeği ev içine atılırdı ki evine bağlı olsun; erkek ise kesilen göbeği dışarı veya medrese yanına atılırdı ki, çalışsın evine baksın ve bilgili âlim bir kişi olsun diye.
Eve gelen bir misafir, çok geç kalkıp evdekilerin rahatsız olmasına sebebiyet veriyorsa, ev efradının biri tarafından ayakkabısının içine tuz konurdu. Böyle yapılırsa misafirin erken kalkacağına inanılırdı.
GÖLBAŞI YEMEKLERİ
MAHALLÎ YEMEKLER
İçli Köfte, Çiğ Köfte, Bulgur Pilavı, Firik Pilavı, Keklik Kömbesi, Kül Kömbesi, Yahni, Boranı (Pirpirim cacığı), Dilik Çorbası, Şapalak, Basalla, Yavan Köfte, Kınalı Kömbe(Şireli Kömbe), Tarhana Kavurması, Püso Ombacı, Bastık Kavurması, Dövmeç, Tomaka, Çağla Eşkilisi, Çökelek Kavurması, Bulama, Poğaç Ekmeği...
DÖVMEÇ YEMEĞİ
Patlıcan, domates ve biber, herhangi bir işlem yapılmadan fırına verilir. Fırında pişen patlıcan, biber ve domatesin kabukları soyularak sarımsak da ilave edilip bir tepside dövülür. (Dövme işlemi genellikle ya tahta tokmakla ya da bardak altıyla yapılır.) Daha sonra bu karışıma sade yağ konarak tekrar fırına verilip tuz ilave edilerek afiyetle yenir.

TATLILAR

Kırma, Bastık(üzüm pestili), Şıllık, Ceviz,fıstık ve üzüm sucuğu, Helle, Ravak şerbeti, Doğramaç dürümü, Üzüm hoşafı, Çiğdem Sütlacı...
ÇİĞDEM SÜTLACI
Çiğdem mevsiminde toplanan çiğdemlerin meyve kısmı, tencere içerisinde sütle birlikte iyice kaynatılır. Toz şeker ilave edilerek, kâselere konulup dolapta soğutulur.Daha sonra, istenirse ayrı ayrı fırınlanıp kaymakları kızartılır, ya da fırınlanmadan yenir.
BAYRAM VE BAYRAMLAŞMA
Yöremiz insanı bayram ve bayramlaşmaya çok önem vermektedir. Bayramdan önce koyu bir hazırlık başlar. Bu hazırlıklar esnasında yemekler ve tatlılar yapılır. “Bayramcalık” adı verilen yeni kıyafetler alınır. Evler çok önceden tertip ve düzen içerisine sokularak eksikler giderilir. Bayram sabahı erkenden kalkılıp bayram namazına gidilir. Namaz çıkışı mezarlığa gidilerek dua okunur. Büyükler, hastalar, yetimler ve kimsesizler önce ziyaret edilip daha sonra eve gelinir. Çocuklar, büyüklerin ellerini öperek onlardan harçlık alırlar. Eve gelen ziyaretçilere ikrâmlarda bulunulur. Evdeki bayramlaşmadan sonra çevre ya da uzakta bulunan yakın, akraba ve arkadaşlar ziyaret edilerek bayramlaşılır.
ASKER UĞURLAMA
Askere gidecek gençler, önceden akraba, dost ve arkadaşları tarafından eve yemeğe davet edilir. Askere gideceği zaman,yakınlarına ve arkadaşlarına veda ziyaretinde bulunur. Büyükler ona harçlık verirler. Askere gidecek gençler, davul-zurna eşliğinde topluca uğurlanır; arkalarından su dökülür (tez ve sağlıkla gelsin anlamında). Daha önceleri anne, askere gidecek oğluna azık hazırlar (özellikle helva ); kumaştan kese(cüzdan) yapıp gencin koltuk altından gömleğine bağlardı.


GÖLBAŞI İLÇE  KÖY VE BELDELERİ
Akçabel • Akçakaya • Aktoprak • Aşağıazaplı • Aşağıkarakuyu • Aşağınasırlı • Bağlarbaşı • Cankara • Çatalağaç • Çataltepe • Çelik • Gedikli • Hacılar • Hamzalar • Haydarlı • Karabahşılı • Karaburun • Kösüklü • Küçükören • Meydan • Ozan • Örenli • Savran • Yarbaşı • Yaylacık • Yeniköy • Yeşilova • Yukarıçöplü • Yukarıkarakuyu • Yukarınasırlı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız